Uçakla bir yere seyahat ettiyseniz, hosteslerin yolculara tüm mobil cihazlarını kapatmaları ya da uçak moduna alması talimatını verdiğini duymuşsunuzdur.
Peki, hücresel sinyallerin uçağa gerçekten müdahale ettiğine dair bir kanıt var mı? Daha önce telefon sebebiyle uçak düşmesi meydana geldi mi? Uçak modunun telefonlarımıza ne gibi fayda sağlıyor?
Uçak modunu kullanmanın başka avantajları var mı ve bir uçuşta internete erişim sağlamanın yolları nelerdir?
Bütün tablet, bilgisayar, akıllı telefonlar, laptoplarda kullanıcıların uçak modunu etkinleştirmesine olanak sağlayan küçük uçak simgesi bulunur. Bunu etkinleştirdiğinizde, uçaktaki navigasyon ve haberleşme ekipmanlarıyla etkileşimi önlemek amacıyla kablosuz alım kapanır.
“Uçak modu; çoğu modern akıllı telefonda kullanılan ve telefonun radyosunu ve kablosuz donanımını kapatan bir özelliktir. Bu, telefonun mobil ağ üzerinden çağrı, mesaj, e-posta ve veri gönderip almasını engeller.”
Bazı kablosuz cihazlar uçak modundayken hücresel veya Wi-Fİ ağlarına bağlanmaz; diğer mobil cihazlar ise teknik olarak uçak modunda kalsalar bile Bluetooth ve WiFi bağlantısının tekrar açılmasına izin verir ancak ancak hücresel veri kullanımı her zaman engellenir.
Uçak modunu etkinleştirdiğinizde, telefonunuza gelen radyo sinyallerinin uçağın iletişim cihazları ya da navigasyon sistemleri ile etkileşime girmesini önleyerek uçuş ekibine ve yolculara iyilik yapmış oluyorsunuz.
Havayolları, uçaktaki sinyallerin kesintiye uğramaması için müşterilerinden uçak modunu kullanmalarını istiyor. Uçaklar, havada kalmak ve güvenli bir şekilde varış yerlerine gitmek için birçok gelişmiş navigasyon ve iletişim sistemini kullanır ancak cep telefonları da aynı frekansları kullanır. Bu nedenle uçakta olduğunuzda, telefonunuzun sinyali uçağın yerleşik sistemleriyle çakışabilir.
CNN’in haberine göre 2003 ile 2009 yılları arasında gerçekleştirilen 283.300 ABD uçuşundan yalnızca 75’inde ekipman arızalarına neden olan şüpheli elektronik parazit vakası olduğunu aktarılmış.
Bugüne kadar uçak kazalarının hiçbiri kesin şekilde cep telefonlarına bağlanmamıştır. Bu aslında biraz eski zamanda kaldı diyebiliriz. Önceden verileri anlamak daha karışıktı, teknolojik açıdan çok gelişilmemişti.
Ancak tabiki uçuş sırasında uçak modunu açmak her zaman yararımızadır. Seyir irtifasında, cihazınız herhangi bir güvenilir sinyal almak için hücre kulelerinin çok üzerinde olacaktır, bu nedenle uçuş sırasında uçak modunu kullanmanın dezavantajı yoktur.
Android cihazınızda uçak modunu açmak oldukça basit bir işlemdir.
Apple ayrıca kullanıcıların telefonunuzun ayarını Apple Watch’unuzda yansıtmaya da olanak sağlar. Akıllı saatinizin iPhone’unuzu yansıtması için iPhone’unuzda Apple Watch uygulamasını açın, ardından Genel > Uçak Modu > iPhone’u Yansıt’a gidin.
Hücresel kısıtlamalara rağmen, birçok yolcu uçuşları sırasında e-posta okumayı veya mesajlaşma uygulamaları kullanmayı talep ediyor. Bunun için birçok büyük ABD ve uluslararası havayolu uçaklarına dahili Wi-Fi ekledi.
En tipik olarak WiFi hizmetini 10.000 fitin üzerindeki irtifalarda etkinleştirin, çünkü en büyük parazit riski kalkış ve iniş operasyonları sırasındadır.
Uçak modu, paraziti önlemenin yanı sıra telefonunuzun pilini korumaya da yardımcı olur. Çoğu telefon mobil şebekeye bağlandığında çok fazla pil gücü kullanır, bu nedenle uçak modu pilinizin daha uzun süre dayanmasına yardımcı olur.
Yapılan bir testte; uçak modunda medyaya göz atmanın telefonun pillerinin dört saat içinde yalnızca birkaç yüzde azalmaya neden olduğunu görüldü. Buna karşılık, kablosuz işlevler etkinleştirildiğinde piller aynı zaman diliminde yüzde 10’a kadar düştü.
Güç kaynağının bulunmadığı durumlarda, cihazınızın değerli pil ömrünü uzatmak için uçak modunu açmak faydalı bir yöntem gibi görünüyor.
Uçak modunun hücresel verilere erişiminizi devre dışı bıraktığını unutmayın. Bu nedenle pil tasarrufu modunda kısa mesaj gönderemez veya cep telefonu aramaları yapamazsınız.
