Microsoft Protesto Altında: Azure’un Gazze Bağlantısı Tepkileri Artırıyor!

Microsoft’a yönelik İsrail merkezli protestolar, teknoloji devinin Azure bulut hizmetlerinin ve yapay zeka altyapısının, Katil İsrail ordusu tarafından Gazze’deki sivil hedeflere yönelik gözetim ve saldırılarda kullanıldığı iddialarıyla yeniden gündeme geldi. Bu gelişmeler, şirketin etik sorumlulukları ve insan hakları politikaları açısından ciddi bir sınav niteliği taşıyor.

Protestoların Arka Planı

19 Ağustos 2025 tarihinde, Microsoft’un Washington eyaletindeki Redmond kampüsünde, “No Azure for Apartheid” (Apartheid için Azure Yok) adlı grup, şirketin katil İsrail ordusuyla olan iş birliklerini protesto ettiler. Protestocular, kampüsün Doğu Kampüsü Meydanı’nı “Şehit Filistinli Çocuklar Meydanı” olarak yeniden adlandırarak çadırlar kurdu ve müzakere masası kurarak şirket yöneticileriyle görüşme talep ettiler.

Eylem, polis müdahalesiyle sona erdi, ancak katılımcılar, Microsoft çalışanları arasında farkındalık oluşturmanın ve katil İsrailin askeri operasyonlarından çekilme çağrısının önemini vurguladı.

Şirketin İç Soruşturması

Bu protestolar, Microsoft’un Azure platformunun İsrail’in askeri istihbarat birimi Unit 8200 tarafından, milyonlarca Filistinli telefon görüşmesinin kaydedilmesi ve hedef belirleme amacıyla kullanıldığına dair The Guardian ve +972 Magazine tarafından yayımlanan raporların ardından patlak verdi.

İnsanlar, binlerce filistinin öldürülmesine yardımcı olan bu programa çok sert tepki gösteriyor protestolar ve yürüyüşler düzenliyorlar.

Microsoft, bu iddiaları araştırmak üzere Covington & Burling adlı bir hukuk firmasıyla bağımsız bir inceleme başlattı. Şirket, daha önce benzer bir incelemede sivil hedeflere yönelik zarar tespiti yapmadığını belirtti ancak herhangi bir dayanak sunamadığı ve tam olarak yapılmadığına dair bir belirti olmadığı için insanlar tepkilerini geri çekmediler.

Önceki Protestolar ve Tepkiler

Bu protesto aslında Microsoft çalışanlarının şirketin katil İsrail ile olan ilişkilerine karşı gösterdiği uzun süredir devam eden bir direnişin parçasıdır.

Hatırlarsanız Microsoft’un Build 2025 etkinliğinde de çok sert bir protesto gerçekleşmişti. CEO Satya Nadella sahnedeyken, birden fazla çalışan “Filistin’e özgürlük!” sloganlarıyla konuşmasını yarıda keserek protesto ettiler. Salonda şaşkınlık ve sessizlik hakim olmuştu. Çalışanlar daha öncesinde de bu tarz Katil İsrail ile olan iş birliklerini protesto etmişti.

Hatta o protestolardan birini, Microsoft çalışanı olan Ibtihal Aboussad gerçekleştirmişti. Yapay zeka projelerinin başındaki Mustafa Suleyman sahnedeyken aniden ayağa kalkıp söz aldı.

“Yazıklar olsun sana. Sen bir savaş vurguncususun. Yapay zekayı soykırım için kullanmayı bırakın. Ellerinizde kan var.

Bütün Microsoft’un ellerinde kan var. Çocuklar öldürülürken, siz burada neyi kutluyorsunuz? Hepinize yazıklar olsun.” Sözleri ile insanlara insanlığı hatırlatmaya çalıştı..

Ancak bu tepkiler Microsoft tarafından dikkate alınmamış ve provokatör olarak isimlendirip tepki veren insanları ise işten çıkarmışlardı.

Küresel Tepkiler Büyüyor

Protestolar yalnızca Amerika Birleşik Devletleri ile sınırlı kalmadı, Hollanda gibi Avrupa ülkelerinde de Microsoft veri merkezlerinin çatılarında eylemler gerçekleştirilmeye devam ediliyor.. Bu eylemlerde, Microsoft’un katil İsrail askeri verilerini depoladığı ve bu verilerin Gazze’deki saldırılarda kullanıldığı iddiaları gündeme getirildi.

Microsoft’un katil İsrail askeriyle olan ilişkisi, şirketin teknoloji ürünlerinin sivil hedeflere yönelik kullanımı ve bu durumun şirket içindeki etik ve insan hakları politikalarıyla çelişmesi nedeniyle küresel bir tartışma oluşturmuş ve insanlar bunu, insanlık dışı bir birliktelik olarak görmesine sebep olmuştur.

Microsoft ise kendilerine yöneltilen eleştirileri reddediyor. Şirket, Azure’un İsrail’e doğrudan yardım ettiğine dair hiçbir somut kanıt bulunmadığını savunuyor ve iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirtiyor. Ayrıca Microsoft, tüm faaliyetlerinin uluslararası hukuk çerçevesinde yürütüldüğünü ve insan haklarına önem verdiklerini vurguluyor.

Şirketin başlattığı iç soruşturma, bu ilişkilerin devamı veya sonlandırılması konusunda kritik bir dönüm noktası olabilir. Microsoft’un bu konuda ne gibi adımlar atacağı ya da adım atacak mı bunlar henüz belli değil.

Semanur Aydos: Yazmayı, okumayı, araştırmayı sever. 🌿