Gülmek her insana yakışır. Özelliklede bir arkadaş ortamındaysak konuşulmasına bile gerek olmadan gülmemiz muhtemeldir. Ancak küçük kahkahalar yerini büyük kahkahalara bırakırsa işte o zaman karnımıza da ağrı girmeye başlar. Peki güldüğümüz zaman neden karnımıza ağrı girer, hiç düşündünüz mü? Gelin İnceleyelim..
Hayatta eğlence bulamayan, somurtuk kimseler dışında herkes iyi bir kahkahayı sever. Bazen ağlayana kadar hatta mesanemizin kontrolünü kaybedene kadar bizi güldüren komedyenler, komik filmler, komik olaylar arıyoruz. Acaba ne izlesem de şöyle bir gülsem dediğimiz zamanlar oluyor..
Gülmenin tahammül edebileceğimiz birçok etkisi vardır. Çünkü iyi, içten bir kahkahadan aldığımız haz bizi harika hissettirir.
Gülmenin ayrıca stresi azaltmak ve dolaşımı iyileştirmekten, bağışıklığı güçlendirmeye varana kadar birçok faydası vardır.
Güldüğümüz zaman tüm vücudumuz devreye girer. Çenemiz, beynimiz, gövdemiz hatta kan dolaşımımız bile harekete geçer. Ancak mide ağrısı birçok insan için beklenmedik bir durumdur. Bir yandan çok gülerken bir yandan da ağrıyan karnımızı tutmaya çalışırız.
Gülerken ses tellerimiz titremeye başlar ve daha çok güldüğümüz zaman daha hızlı nefes veririz. Bu nedenle göğüs kafesimiz kasılmaya yaşar ve kaburgalar arasında bulunan interkostal kaslarda keskin bir ağrı meydana gelir.
Bu nedenle aşırı şekilde güldüğümüzde midemizde oluşan ağrı, diyaframın hızlı kasılması sebebiyle interkostal kaslarda ağrıya neden olur.
Diyaframda oluşan küçük kıkırdamalar bir sorun teşkil etmez bu nedenle normal şekilde çalışmaya devam eder. Ancak kıkırdama eğer kahkahaya dönüşürse işte o zaman diyafram gerilir, göğüs kafesi kasılır.
Kaslar sağlam bir şekilde çalışır. Bu yüzden aşırı güldüğünüzde aklımıza hemen, altımızı da ıslatmayalım düşüncesi gelir. Buna inkontinans denir ve çok sert güldüğünüzde karın kasları aşırı kasıldığı için, mesanede olan sıvıyı idrarda tutmak üzere kasılan sfinkter kası yoluyla aşağı doğru zorlar.
Bununla beraber vücudunuz aynı anda gergin ve sıkıldığınızda, tepki verdiğinde ve gülüp ağladığında her şeyi kontrol altında tutmak zor olabilir. Bunlar birkaç hoş olmayan etkileriydi pek güzel yanları neler?
Kahkaha, etkili bir stres gidericidir. Güldüğümüz zaman endorfin adlı tatliş bir mutluluk hormonu salgılanır. Bu hormonlar sadece duygusal acıyı değil aynı zamanda fiziksel ve psikolojik acıyı da hafifletmeye yardımcı olur.
Kahkaha atmak aynı zamanda solunumu ve dolaşımımızı iyileştirir. Oksijen vücudumuzda biyolojik enerji üretmek için önemli katalizörlerden biridir. Akciğerlerimizin sağlıklı kalmasını sağlamak için yeterli miktarda oksijen alması gerekir.
“Kahkahasız geçen bir gün, harcanmış bir gündür.”
Charlie Chaplin
Genel olarak geçici inhalasyon, toplam akciğer kapasitemizin sadece dörtte birini doldurur. Kalan dörtte üçü eski, temiz olmayan havayla doludur.
Ancak güldüğümüz zaman derin bir nefes alırız ve ciğerlerimizi kullanılmayan oksijenle dolu daha temiz bir havayla doldururuz.
Bu oksijenli kanın vücuttaki kan dolaşımını iyileştiren ciğerlerimizi ateşler. Gelişmiş kan dolaşımı, hücreler ekstra kan almaya başladığından dolayı yüzümüze sağlıklı bir ışıltı gelir.
“Güzelleşmenin en ucuz yolu gülümsemektir..”
Araştırmalar aynı zamanda düzenli olarak gülen insanların daha yüksek T hücrelerine sahip olduğunu göstermiştir. T hücreleri bizi enfeksiyondan koruyan korumalar gibidir. Bu nedenle daha çok gülen insanlar daha yüksek antikor hücrelerine sahiptirler.
Bu da daha iyi bir bağışıklık sistemi ve daha düşük hastalık riski demektir.
Ne güzel bir şey değil mi? İnsan sadece pozitif olarak, gülerek aslında bedenine, psikolojisine ne kadar da yardım yapmış oluyor.
Tam tersine bakacak olursak sağlıklı bir insan düşünelim bu insan her ne kadar bedenen sağlıklı da olsa psikolojik olarak sürekli depresif bir halde ise bağışıklığı düştüğünden dolayı, bir süre sonra hastalanmaya da başlıyor.
O yüzden hasta insanlara yapılan en büyük tavsiye genelde nedir? Moralinizi yüksek tutun, ümitsiz olmayın gibi sözlerdir. Bu sözler basit gibi görünse de gerçekten psikolojisi daha sağlam olan hasta insanların, karamsarlığa düşmüş hasta olan insanlara oranla daha çabuk iyileştiği bilimsel açıdan da kanıtlanmıştır.
O yüzden arkadaşlarımız, ne kadar saçma bir espri yapsa da kendinizi gülmemek için tutmaya çalışmayın. İçinizden geldiği gibi gülün gitsin..
Gülmekten, gülümsemekten kaçınmayalım. Herkese gülmek çok yakışır.. 🙂
