Bilim

İnsanlardan Büyük Dev Böcekler Var Mıdır?

Böcekler milyarlarca yıldır hayatımızda bizimle birlikte yaşıyorlar ve oldukça kalabalık canlılar. Milyarca türe sahip olan bu canlıların boyutları da değişmekte. Bu ilginç canlılar değişen zamanlara ve koşullara ayak uydurarak bu günlere kadar gelmeyi başardılar.

Köpek büyüklüğünde çekirgeler, şahin büyüklüğünde yusufçuklar ve bebek fil büyüklüğünde Hamam böcekleri, kulağa oldukça korkunç geliyor değil mi?

Bilim kurgu filmleri, korku filmleri senelerden beri izleyicileri korkutmak için böyle tuhaf canavarları oluşturuyor. Peki gerçekten büyük böcekler var mıdır?

Tarih öncesi zamanlarda oldukça büyük boyutlarda böcekler var iken şuan bildiğimiz kadarıyla dünyamızda devasa boyutlarda böcekler yaşamıyor.

Bunu tam olarak cevaplamak için böceklerin birkaç temel yönünü incelemeliyiz. Öncelikle böceğin iskeletini düşünelim. Örümcekler ve akrepler gibi diğer eklembacaklılarda olduğu gibi böceklerin iskeletleri dışarıdadır, buna dış iskelet deniyor.

İskeletleri Kitin adı verilen dayanıklı bir maddeden oluşur. Kuşların, sürüngenlerin ve memelilerin iskeletleri gibi iç iskeletler de içerdedir. Kasları ve hücreleri içeriden destekler.

Dış iskelet, böcekler ve eklembacaklılar için harikadır çünkü onları dünyanın birçok tehlikesinden korur. Kaslar doğrudan dış iskelete bağlanır ve bu dış kaplama böceğin hassas organlarının çalışması için ortam sağlar. Dış iskelet küçük böcekler için iyidir ancak daha büyük olanlar için pek etkili değildir.

Böceğin boyutu artınca artan ağırlığını koruyabilmesi için daha kalın bir dış iskelete ihtiyaç duyarlar.

Şöyle düşünelim: Bir böcek iki katına çıkarsa yüzey alanı dört kat, hacmi ve kütlesi de sekiz kat artar. Böylece bir böcek büyüdükçe yüzey alanı aslında hacme göre azalır. Bu, bu kadar büyük bir bedenle hareket etmenin kabus olabileceği anlamına gelir. Dev böcek hareket etmek için daha fazla kas gücüne ihtiyaç duyacaktı ve yine küçük hali ile aynı çevikliğe sahip olmayacaktı.

Hacme göre daha küçük bir yüzey alanı ile gerekli tüm kas ve hücrelerle bağlantı kurmak için yeterli dış iskelet olmazdı. Artan kas gücü olmadan, bacaklar ağırlıktaki artışı kaldıramayabilir.

Bu durumda yeni bacaklara ihtiyaç duyabilir ve bu haliyle de böcek olmaktan çıkıp farklı bir tür olma yolunda ilerler.

Düşünülecek başka faktör, bir böceğin dış iskeletinin nasıl büyüdüğüdür.

İç iskeletinin oluşturduğu şekilde gelişmezler. İnsan kemik ve kasları bizimle beraber yavaş yavaş büyür. Bununla birlikte böcekler, daha küçük dış iskeletlerinden daha büyük, yetişkin dış iskeletlerine dönüşürler.

Bununla birlikte, bunların çoğu bugün sahip olduğumuz biyolojik kanıtlara dayanan spekülasyonlardır.

İlgili Yazı

Bir çalışmada bir böceğin toplam boyutundaki artışla dış iskelet boyutundaki artış hesaplandı ve dış iskeletteki artışın böcek büyümesinde sınırlayıcı bir faktör olmasına rağmen birincil faktör olmadığını buldu.

Sorun aslında enerjinin nasıl daha verimli üretileceği gibi görünüyor. Bu da bilim adamlarının böcek boyutunun ana nedenlerinden biri olduğunu düşündükleri şeye götürüyor o da oksijen..

Oksijen enerji üretimimizin anahtarı. Oksijen soluyan tüm hayvanlar, enerjilerini üretmek için oksijene ihtiyaç duyarlar. Bugün dünyadaki oksijen seviyeleri yaklaşık %21’dir ve bugünün en büyük böcekleri bile avucumuzun büyüklüğünden daha büyük değildir.

2020 yılındaki veride durum böyle iken, 300 milyon yıl önceki oksijen seviyeleri %31-35 idi.
300 milyon yıl öncesinde Dünya’daki böcekler gerçekten de şahin ve Köpek yavrusu büyüklüğündeydi.

Bilim adamları, artan oksijen seviyelerinin böceklerin bugün gördüğümüzden çok daha büyük olmasına izin verdiğinden oldukça eminler. Böcek boyu, böceklerin nasıl nefes aldığından dolayı oksijene memelilerinkinden daha fazla muhtaçlar.

Kuşlar, memeliler ve diğer karasal hayvanlar akciğerlerinden nefes alır ve kan damarları ile doğrudan hücrelere taşınır. Böcekler ise vücutlarının kenarlarını kaplayan spiracles denilen küçük deliklerden nefes alırlar. Bu şekilde diğer organlara oksijen ulaşır.

Böcek sınırlı oksijenle dev bir boyuta ulaşacak olsaydı soluk borusu sayısının çok daha büyük olması gerekirdi.

Genç böcekleri daha büyük yetişkin böceklerle karşılaştıran bir çalışma, yetişkinlerin çok daha fazla nefes borusuna sahip olduğunu buldu. Farklı bir araştırmada da yusufçukların oksijen açısından zengin bir ortamda daha iyi uçtuğunu buldu. Bunlar araştırma olsa da günümüzde böceklerin küçük olmasının asıl sebebi değildir.

Dev böcekler dünyada dolaşırken, kuşlar ve yarasalar henüz evrimleşmemişti. Yaklaşık 150 milyon yıl önce ilk kuşların gökyüzünde dolaşmaya başladığı sıralarda dev böceklerin sayısı ve boyutu aynı anda azalmaya başladı.

Hipotez hem kuşlar hem yarasalar av için dev yırtıcı böceklerle rekabet etmiş olabilir.
Kuşlar daha çevik ve esnek olduklarından yiyecek için dev hamamböceklerini geride bırakabildiler.

Tüm bu olay ve durumlar böcek boyutunda azalmaya katkı sağlamış olabilir. Küçük boyutlarına rağmen böcekler karmaşık ve mükemmel bir sosyal yapıya sahiptirler ve kendi vücut ağrılıklarının kat kat fazlasını kaldırabilirler.

 

 

 

 

Rüveyda Koç